İstanbul Teknik Üniversitesi ve Türkiye Bilimler Akademisi işbirliğinde 23 ve 24 Eylül’de İklim Değişikliği ve Su Kaynakları Çalıştayı, İTÜ Ayazağa Yerleşkesinde yapıldı. Çalıştay’da iklim değişiminin etkileri, sürdürülebilirliğin önemi ve ülkemizdeki su kaynaklarının korunması temaları ele alındı ve çözümler sunuldu.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) ve Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) işbirliğinde düzenlenen İklim Değişikliği ve Su Kaynakları Çalıştayı, Ayazağa Yerleşkesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Çalıştayın açılış törenine İTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Koyuncu, İTÜ-KKTC Rektörü Prof. Dr. Cumali Kınacı, TÜBA Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, DSİ Genel Müdürü Prof. Dr. Lütfi Akca ve İstanbul Valisi Ali Yerlikaya katıldı.

Çalıştay’ın açılış töreni TÜBA’yı tanıtan bir kısa film ve İTÜ 250. yıl sinevizyon gösterimiyle başladı. İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı İcra Heyeti tarafından verilen küçük bir konserin ardından çalıştay konuşmalarına geçildi.

TÜBA Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Emin Aydın, sonuçlarının atmosferdeki karbondioksit seviyesinin ölçülmeye başladığı 1800’lerin sonunda iklim değişiminin tartışılmaya başladığını, iklim değişimine olan kamuoyu ilgisinin 20. yüzyılda arttığını söyledi. Prof. Dr. Aydın, “Ülkemizde yarı kurak alanlar bulunduğu için iklim değişimi ülkemizde büyük etkilere yol açacaktır,” dedi. Çalıştayda sunulan bildirilerin kitap olarak basılacağını belirten Prof. Dr. Aydın, teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.

Konuşmasına Birleşmiş Milletler’in 17 maddelik Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına değinerek başlayan Rektörümüz Prof. Dr. İsmail Koyuncu, bu çalıştayda sorunları tespit etmekle kalmayıp çözüm yollarının da aranacağını ifade etti. Prof. Dr. Koyuncu, iktisat biliminin tanımını esas alarak üç başlıkta sürdürülebilirliğin önemine şu sözlerle vurgu yaptı: “İlk yapmamız gereken, mevcut olanı korumak ve ömrünü uzatmak, ikincisi ise geri dönüşümdür. Sürdürülebilirlik ve geri görüşüm iç içe girmiştir. Pek çok açıdan geri dönülmez bir yola girmek üzereyiz. Suyun geri dönüşümü bu noktada çok önemlidir. Üçüncü boyut ise döngüsel ekonomidir. Bu üçü bir arada sürdürülebilirlik kavramını ortaya çıkarıyor.” Yalnızca fiziksel kaynaklar için değil, zaman, emek, kültür-sanat gibi kavramlar için de sürdürülebilirlik kavramının var olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Koyuncu, İTÜ Sürdürülebilirlik Ofisi’ni kurmalarının bu niyeti yansıttığını söyleyerek, İTÜ’nün sürdürülebilirliği ölçen ulusal ve uluslararası indeks ve metriklerdeki sıralamaları hakkında bilgi verdi. Son olarak çalıştayın önemine de değinen Prof. Dr. Koyuncu, çalıştayda verimli çıktılar elde edilmesi dileğiyle sözlerini sonlandırdı ve katılımcılara teşekkür etti.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın çalıştay açılışı için gönderdiği telgraf okundu. Bakan Varank, gönderdiği telgrafta çalıştayın öneminden bahsederek düzenlemesinde görev alan kişi ve kurumlara takdirlerini iletti.

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker yaptığı konuşmasında suyun yaşamsal değerini vurgu yaparak şunları dile getirdi: “Önceki yıllarda ülkeler daha özenli ve dikkatli davransaydı bugün iklim krizinin yol açtığı bu sorunları konuşmuyor olacaktık. Hırsımız ve arzularımız dünyayı kirletiyor. Su hayati bir değer. Su olmayınca hayat olmuyor. Günlük hayatta toplum olarak gereksiz yere zaman harcadığımız çoğu şeyi bir kenara bırakıp bu farkındalığı geliştirmeliyiz. Uzak gibi görünenler artık yakın. Bu çalıştayın insanlık için bir uyarı olması dileğiyle...”

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya katılımcıları selamlayarak sözlerine başladı. Vali Yerlikaya, “İklim değişikliği ve onun sebep olduğu felaketler sizin, bizim, bir şehrin ya da bir ülkenin değil dünyamızın en önemli küresel sorunu. Su kaynaklarının azlığı ve beraberinde getirdiği ölümcül hastalıklar, su taşkınlıkları, kuraklık, çatlayan topraklar, tarım arazilerinin verimliliğini kaybetmesi, aşırı sıcaklar ve orman yangınları, bunlar bilim kurgu ya da herhangi bir korku filmi senaryosu değil. Evet, bunlar dünyamızı paylaştığımız tüm canlılarla birlikte yaşadığımız ve yaşamaya devam ettiğimiz gerçekleridir. Bu filmin sonunun kötü bitmemesi için acil önlemler almalıyız,” diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekti.

DSİ Genel Müdürü Prof. Dr. Lütfi Akca tarafından yapılan “İklim Değişikliği, Türkiye Yeraltı ve Yüzeysel Su Kaynakları” başlıklı sunumla devam eden çalıştayda; İTÜ, ODTÜ, İstanbul, Dokuz Eylül, Dicle Üniversitesi ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nden akademisyenlerin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, AFAD yetkilileri ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı sunumlar yaptılar. Türkiye ve dünyadaki iklim projeksiyonları, iklim değişimine uyum ve mücadele, Türkiye iklim ölçüm ağı, atık su arıtımı, iklim değişiminin Türkiye’de su kaynaklarına etkileri, yeraltı su kaynakları, havza planlamaları, yerel yönetimlerin su planlaması, hidroelektrik potansiyeli ve enerji planlama, tarımsal sulama ve iklim değişiminin göllere ve ormanlara etkisi, hidrometeorolojik afetlerin tahminleri, risk ve afet yönetimi ve su politikaları gibi konular ayrıntılı biçimde ele alındı. İki gün süren çalıştay, genel değerlendirmenin yapıldığı bir kapanış oturumuyla sona erdi.